sitene tema
   
  *#!'-_7/A SINIFI_-'!#*
  Okul Gazetesi
 

 
Nisan

Fevzi Çakmak İlköğretim Okulu Okul Gazetesi

2008
       
 
 
 
 

OKULUMUZUN TARİHÇESİ  

 
 

Çevrenin ihtiyacı olan okulun açılışı, müfettişlerce yapılan inceleme sonucu, Ankara asfaltına 50 metre mesafede Güllük Mahallesinin ortasında okul için karalaştırılan geçici binanın Eğitim ve Öğretime açılmasına karar verdiler.
1977 Yılının Kasım Ayında Güllük İlkokulu, 5 Derslik, 1 Müdür, 10 Öğretmenle Eğitim - Öğretime başladı.Geçici okul binası, bina olarak sağlam olmasına karşı, sağlık açısından Eğitim ve Öğretime everişli değildi.5 Dershanenin kapıları da bahçeye açılıyordu, sınıfların havalandırılması bu yöntemle sağlanıyordu.Sınıfların boyutları, normal sınıf boyutlarından çok farklı olup, uzun dikdörtgen biçiminde olduğu için, öeğrenciler yazı tahtasını görmede zorluk çekiyorlardı.
1977 Yılına kadar Güllük Mahallesinin öğrencileri, Ankara asfaltının altındaki ZÜBEYDE HANIM İLKOKULU ile ALİRIZA BEY İLKOKULU'na gidiyorlardı.Öğrenciler özellikle Ankara asfaltını geçip ZÜBEYDE HANIM İLKOKULU giderken trafik kazası geçiriyorlar, bu kazalarda yılda 10 çocuk hayatını kaybediyordu.Bu durum Güllük Mahallesi sakinlerini çok üzüyor ve düşündürüyordu. Çözüm olarak 1977 Yılının Ekim Ayında Valiliğe müracaat edip okulun açılmasını sağladılar.
         1978 Yılında öğrenci artışı göz önünde bulundurularak geçici binaya bitişik iki derslik daha açıldı. Öğrenci mevcudu 560 oldu. 1979 Yılında iki derslik daha açıldı. Öğrenci mevcudu 700 oldu.
Geçici okulda Eğitim - Öğretim devam ederken yeni oklu binasının yer temin çalışmaları başladı. Geçici okul binasına 200 metre mesafedeki 3,5 dönümlük hazine yerinin kamulaştırılması üzerinde duruluyordu. Hazine arsasının okul arsası olarak kabulü çalışmaları iki sene sürdü. Olumlu karar 1981 Yılında Hazine Genel Müdürlüğünden istenildiği biçimde çıktı. Arsa işlemleri bu şekilde sürerken geçici binada öğrenci mevcudu 800'e ulaşmış, 30 öğrencilik sınıflara 45'er öğrenci yerleştirilmişti. Nihayet 1981 Yılında yeni okul binasının temeli görkemli bir törenle atıldı.
           Yeni okul inşaatı bir yıl sürdü. Eski ismi "GÜLLÜK İLKOKULU " iken, " FEVZİ ÇAKMAK İLKOKULU " olarak değiştirildi. Yeni okul binasına 1982 Yılının Temmuz ayında taşınıldı. Eylül Ayında Eğitim - Öğretime yeni okul binasında başlanıldı. Resmi açılışı ise 2 Kasım 1982 Yılında Valimiz tarafından yapıldı. Yeni okul binamız3 katlı olup, ( her katta 4'er adet olmak üzere 12 adet wc) kabinden oluşmaktadır. Bilhâre okulumuz bahçesinde 1987 de başlandı, 1989 yılında tamamlanan, vatandaş ve özel idare katkısıyla yapılan mevcut salon hizmete sunuldu.
      Okulumuz 3500 m² alan içersine kurulmuştur.Bu alanın 330 m² si okul binası, 215 m² si salon yaklaşık 35 m² si de kantin olarak inşaa edilmiştir. Okul binası 330 m² üzerine zemin + 2 kat olarak inşaa edilmiştir. 3000 m² ( etrafında ağaçlandırılmış bölümler dahil ) asfalt döşenmiş, içerisinde basketbol ve voleybol sahaları bulunan oyun alanımız vardır. 1996-1997 Öğretim yılında okulumuz 8 Yıllık İlköğretime dönüştürülmüştür

OKULUMUZDA ATIK KAĞIT TOPLAMA KAMPANYASI BAŞLATILDI

 

SEVGİLİ ÖĞRENCİLERİMİZİN VE DEĞERLİ VELİLERİMİZİN DİKKATİNE !

 

YILDIRIM İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜNÜN 11.03.2008 TARİH VE 610/5643 SAYILI YAZILARI ( GENELGE SAYISI :2008/2 )

 

KULLANILMIŞ DERS KİTAPLARININ, DEFTERLERİNİN VE ATIK KAĞITLARIN ( eski gazete,dergi kitap, defter vb. ) GİBİ KAĞITLARIN TOPLANARAK ÖĞRENCİLERİMİZ ARACILIĞI İLE OKULA GÖNDERİLMESİNİ ÖNEMLE RİCA EDERİZ.

 

TOPLANAN KAĞITLAR OKUL AİLE BİRLİĞİ ÜYELERİMİZE TESLİM EDİLECEKTİR.

 
İLGİNİZ İÇİN ŞİMDİDEN TEŞEKKÜRLER…
 

TOPLANAN ATIK KAĞITLAR; HAZİRAN AYI SONUNDA İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ TARAFINDAN SATILARAK PARASI OKULUMUZUN AİLE BİRLİĞİ HESABINA YATIRILACAKTIR.

 
ORMANLARIMIZIN ( AKCİĞERLERİMİZİN ) AZALMASINA,
 
KÜRESEL ISINMNIN ÖNLENMESİNE,
 
TOPRAK KAYMASINA ( EROZYONA ),
 
ÜLKE EKONOMİSİNE KATKIDA ve
 
OKULUMUZA KATKIDA BULUNMAK İÇİN; haydi el ele diyelim…
 

TÜM ÖĞRENCİ VE VELİLERİMİZİ TOPLUCA GÖREVE DAVET EDİYORUZ…

 

Hani bir ATASÖZÜMÜZ var ya ; “ Damlaya Damlaya Göl Olur. “ onun gibi…

 
Çevre Bilinci
 

Atık kağıdın çevre bilincinin geliştirilerek, ÇÖPE ATILMASININ ÖNLENMESİ, öncelikle katı atıkları taşımak ve bertaraf etmek için yapılan masrafları azaltmakta ve bu bertaraf etme işleminin temininden önce çöplüklerde çalışan insanların sağlığı açısından önem taşımaktadır. Ayrıca, çöpleri bertaraf edecek sistemlerinde doğaya zarar verdiği ayrı bir gerçektir.

Türkiye’de kullanılan kağıdın ortalama olarak ancak %43’ü toplanabilmektedir. Ancak toplama işlemi modern bir sisteme dayanarak yapılmadığından toplanan kağıdın bir kısmı bazı kişilerce çöplerin ayıklanması suretiyle gerçekleştirilmektedir. Bu şekilde toplanan kağıdın iki bakımdan mahzurları vardır. Birincisi çöpe karışan kağıdın evsafı kötüleşmekte, ikincisi bu kağıtların ayıklanması sırasında ortalığa saçılan çöplerin toplum sağlığı açısından tehdit oluşturması ve çevreyi kirletmesidir. Bu nedenlerden ilk olarak sistematik bir toplama sisteminin devreye sokulması gerekmektedir. Atık kağıdın geri dönüş yüzdesini arttırmak için;
Halkın eğitimine önem verilmeli, ilkokul eğitim programı içersinde  KAĞIT-ORMAN , ATIK-KAĞIT ilişkisi anlatılmalı ve küçük yaştan itibaren bu terbiyenin verilmesine çalışılmalıdır.

Ayrıca; Kullanıcıların bilinçlendirilerek kağıtların çöpe karıştırılmadan münferit olarak  ayrı bir yerde biriktirmesi  ve kağıt gibi geri dönüşebilen diğer atıklarında (şişe, cam, metal, demir, kumaş,naylon) yine çöpe atılmadan ayrı olarak toplanma imkanlarının sağlanması gerekmektedir.
Yazılı ve görsel basın yolu ile de,  atık kağıdın yeniden değerlendirilmesine yönelik daha etkili ve ciddi çalışmalar yapılmalıdır. Yapılacak yayınlarda; 

Ø       Kağıdın yakılmaması gerektiği,

Ø       Hangi tip kağıtların geriye kazanabileceği,

Ø       Orman-Atık İlişkileri,

Ø       Evlerde atık kağıtların ne şekilde biriktirileceği,

Ø       Mağazalarda atıkların nasıl toplanacağı,

Ø       Biriktirilen atık kağıdın maddi  sağladığı kazanç,

Ø       Atık kağıdın toplanan alan, bölgeler ve taşıma sistemleri

 Belediyelerin kampanyalara ne şekilde ve hangi ölçüde katkıda bulunabilecekleri anlatılmalıdır. 

Ø       Kağıt kullanma kültürü geliştirilip, her çöpe atılan kağıdın ülke ekonomisine, doğasına ve insan gücüne verdiği kayıplar anlatılmalıdır.

Ø       Devlet ve Özel Sektördeki Kağıt Fabrikaları bu yönde gerekli olan teknoloji ile uyumlu hale getirilmelidir.

Ø       Okullarda, Özel ve Resmi dairelerde yeniden değerlendirilmiş kağıttan yapılmış mamullerin kullanılması konusunda çalışmalar yapılmalıdır.

Bastırılacak her kitabın başına veya sonuna, okuyucuya kağıdın önemini ve neler harcanarak üretildiğini belirten mesajlar, Kültür Bakanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığınca konma zorunluluğu getirilmelidir.

 
  OKUMA SAATLERİ
 


 
    
       Okulumuzda bir ilke daha imza atıldı.

     Her gün   ilk derse girmeden  15 dakika önce kitap okuma etkinliği başlattık. Okulda çalışanlar dahil öğrencisinden öğretmenine, nöbetçisinden hizmetlisine kadar herkes kitap okuyor.  Bu kitap okuma kampanyasına öğrenciler  beklenilenden daha çok ilgi gösterdi. Bu kampanya ile tüm öğrencilerin kitap okuma alışkanlığını geliştirmesi, kitap okuma sevgisini kazanması hedefleniyor.

 
  Okulumuzun Sitesi Açıldı!!!
 

 
 
 
 
 
 

Okulumuzun Sitesi Açıldı Okulumuzun Sitesi: http://www.bursafevzicakmak.meb.k12.tr/ Okulumuz İle İlgili Bütün Bilgileri Bulabilirsiniz

 
 
OKULUMZUDA YENİŞEHİR HAVA ALANINA GEZİ YAPILDI

 

 
 
 
ÇANAKKALE GEÇİLMEZ    

ATATÜRK :
 

 Benimle beraber burada muharebe eden bütün askerler kesin olarak bilmelidir ki bize verilen namus görevini eksiksiz yapmak için bir adım geri gitmek yoktur. Uyku, dinlenme aramanın, bu dinlenmeden yalnız bizim değil, bütün milletimizin sonsuza kadar mahrum kalmasına sebep olacağını hepinize hatırlatırım.

ÇANAKKALE GEÇİLMEZ

    Gelibolu Yarımadası’nda önemli olaylar oluyordu. İngiliz donanma- sı 18 Mart 1915 günü Çanakkale Boğazını geçmeye teşebbüs etti ise de kıyı topçusunun başarılı savunması karşısında, muvaffak olamayarak ağır zayiat verdi. Donanması ile Boğazı geçemeyen düşman, bu defa Gelibolu Yarımadası’nı çıkarma ile zorlamaya karar verdi.

    Düşman birlikleri 25 Nisan 1915 günü Seddülbahir ve Arıburnu bölgesinden ilk çıkarma hareketine başladı. Ancak çıkarma hareketi ilk gün karşısında Mustafa Kemal'i buldu. Mustafa Kemal, çıkarmanın başladığını görür görmez, kuvvetlerini süratle Bigalı'dan Conkbayırı'na sevketmişti.  Arıburnu'ndan Conkbayırı'na ilerleyen İngiliz kuvvetleri, o gün, Mustafa Kemal'in komuta ettiği 19. Tümen kuvvetlerinin taarruzu ile geri çekilmeye mecbur edildi.

     Conkbayırı taarruzunda Türk askeri görülmemiş bir inanç ve cesaretle savaşıyor, tarihin en büyük kahramanlık sahneleri sergileniyordu. Dâhi komutan, kumandanlara verdiği emre şu cümleleri de ilâve etmişti: "Ben, size taarruz emretmiyorum; ölmeyi emrediyorum! Biz ölünceye kadar geçecek zaman zarfında yerimize başka kuvvetler ve kumandanlar geçebilir!"

     25 Nisan 1915 günü başlayan çıkarma, kuvvetlerimiz tarafından kıyıya kadar itilmesine rağmen düşman, 26 ve 27 Nisan 1915 günleri de çıkarma harekâtına devam etti. İlerlemek isteyen İngilizlerle yer yer şiddetli çarpışmalar oldu; ancak her taarruz Türk askerinin kahramanca savunması karşısında başarısız kaldı.

 
 
Zaferin büyüklüğü savaşın çetinliği ile ölçülür.

      20.03.2008 Tarihinde Okulumuzda gerçekleştirilen SBS ve OKS yönelik ortak sınav sonuçları açıklanmıştır. Sonuçlari Okulumuza Gelerek Görebilirsiniz

 
Fıkralar 
 Fedakar arkadaş

Annesi, Barış'a:
– Yavrum, geçen yıl sınıf birincisi olmuştun; ne kadar sevindirmiştin bizi. Oysa geçen gün öğretmene sordum. Bu yıl onuncu durumdaymışsın, ayıp değil mi?
Barış:
– Hep sen mi sevineceksin anneciğim? Biraz da başka arkadaşlarımın anneleri sevinsin.

 
 Sıkı Tembih

Öğretmen, Nihat'ın yanına gelerek sordu:
– Ne o Nihat, hasta mısın?...
– Hayır öğretmenim, hasta değilim.
– Kulağındaki pamuk ne?
– Annem, okula gelirken sıkı sıkı tembih etti:
"Okulda öğrendiklerin, bir kulağından girip öbüründen çıkmasın! dedi.

     
                   İniş

Öğretmen Hayat Bilgisi dersini sona erdirmişti ki, bir çocuk parmağını kaldırarak sordu:
– Öğretmenim, gerçekten günün birinde dünyamız yok olacak mı?
– Evet, çocuğum
Öğrenci bir an düşündü:
– Peki uçmakta olan uçaklar o zaman nereye inecekler?

 
            Fıkralar

Küçük Ayhan'la Mine konuşuyorlardı:
-Nehirler nereye dökülür?
-Denize, tabii.
-Hepsi mi?
-Evet.
-Öyleyse deniz neden taşmıyor?
-Tabii taşmaz. Denizin dibi sünger dolu. Suyu onlar çekiyor

 

* Gülme komşuna dayak yersin.

* Büyük lokma ye anca doyarsın.

* Üzümü ye sahibi gelince kaçarsın.

* Tencere yuvarlanmış yemek dökülmüş.

*Su uyur, akarsu uyurgezer

* Leyleğin ömrü ayakta geçer.

* Tatlı söz yılana vız gelir.

* Tok ayı şakır şakır oynar.

* Tilkinin dönüp dolaşıp geleceği yer tavuk kümesidir.

 
 
TERSTEN OKUNAN CÜMLELER
 
Kim o komik.
Firar eder arif.
Yok adını da koy.
Ey kekeme kek ye.
Tasla kepek al ye.
Arazi küçük iz ara.
Al Pakize bezi kapla.
Nine son işin o senin.
Az al yahu bu haylaza.
Zamlı tas neden satılmaz.
Kasaya mal koyana yoklama yasak.
Asan ali ile veli ilan asa.
Rıza, Haluk okula hazır.
 
 

Yanıltmaca: Söylenişleri birbirine yakın olan seslerden kurulmuş sözcüklerin, hızlı söylenmesi temeline dayanan, tam veya yarım cümlelerden meydana gelmiş sözcük gruplarıdır.

  • Çatalca'da topal çoban çatal yapar, çatal satar. Bilmem parası var mı da çatal sapan yapar, satar; bilmem parası yok mu da çatal sapan yapar, satar.
  • Keşkekçinin keşkeklenmiş keşkek kepçesi hoşafı.
  • Kırk kartal, kırkı da kanadı kırık kartal.
  • Şu çocuğu gıdıklasak da güldürsek mi, yoksa gıdıklamasak da güldürmesek mi?
  • Herkes mıhlamalandı, biz hâlâ mıhlamalanamadık
  • Dal üstünde bir tırtıl yaprak yiyor kıtır kıtır.
  • Şinasi bu senin son şansın.
  • Bu yaz tuz ucuzudukça ucuzudu.
 
 
  Syac Bugün 17 ziyaretçi (17 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol